
Sanat Değerlendirmesi
Sahne, söğüt ağaçlarının dallarından ve yapraklarından dokunmuş, yoğun bir samimiyetle, yemyeşil bir goblenle açılır. Fırça darbeleri, kalın ve kendine güvenen, hayata nefes alır gibi görünen dokulu bir yüzey oluşturur. Güneş ışığı yaprakların arasından süzülerek sahneyi ışık ve gölgenin parıldayan lekeleriyle serpiştirir. Ağaçlar, pürüzlü kabukları ve zarif dallarıyla kompozisyona hakim olurken, biçimleri bükülerek göğe doğru uzanır.
Bu sanat eserine baktığımda, kendimi sakin ve tenha bir mekana taşınmış hissediyorum. Sanatçının, ağırlıklı olarak yeşil ve kahverengi tonları kullanan, renkleri ustaca kullanması, bir uyum ve dinginlik hissi yaratır. Işık ve gölgenin oyunu bir derinlik hissi yaratır, beni bu ağaçlık dünyaya daha da dolaşmaya davet eder. Genel etki, huzur ve sükunet, günlük hayatın gürültüsünden bir anlık rahatlamadır. Doğa ile bir bağlantıdan ve etrafımızdaki dünyanın basit güzelliğinden bahseder.