
Sanat Değerlendirmesi
Su lale göletini keşfederken, Monet'nin tutkulu fırça darbeleri aracılığıyla doğanın yumuşak kucaklayışını hissetmemek elde değil. Gölet, yeşil ve mavi tonlarında bir patlama yapar; her ton, yumuşak darbelerle katmanlaştığı için yansımaların bir kaleidoskobu oluşturur. Su yüzeyi, yüzen su lalelerinin nazik pembe ve beyaz renklerinde dans eden geçici ışıkla parlayarak, sanki rüya gibi suyun üzerinde süzülüyormuş gibi görünür. Monet'nin kendine özgü tekniği, su yüzeyinde dans eden ışığın oyununu canlandırarak, sanki yüzen yumuşak yapraklara ulaşabilirmişsiniz gibi hissettirir.
Kompozisyonu, sizi huzurlu kollarına çeker; özellikle su lalelerinden yayılan nazik dalgalar, o kadar canlı gelir ki, neredeyse parmaklarınızı serin suya daldırmaya davet ediyormuş gibi görünür. Bu sadece bir göletin temsili değil; duygusal yankı ile yakalanmış bir an. Bu eserinin tarihi bağlamı parlıyor; çünkü Monet, Empresyonist hareketin köklerine inmiştir; doğanın güzelliğini, sıradan bir temsili geçerek hayal eden bir şekilde tasvir etmeye çalışıyordu. Bunun yerine, huzur ve sükunet hislerini uyandırır; bize doğanın en basit formlarında bulunan ilahi güzelliği hatırlatır.