Eser, sakin sulara yansıyan dağlık bir manzaranın, neredeyse rüya gibi, huzurlu bir görüntüsünü yakalar. Kompozisyona, sahneye gölge düşüren, muazzam ve karanlık bir dağ silsilesi hakimdir. Sanatçı, ışığı ve gölgeyi ustaca kullanır, güneş bulutların arasından geçiyor gibi görünür, dağın ve su yüzeyinin bazı kısımlarını aydınlatır. Gök, sahneye derinlik ve görkem hissi katan hacimli bulutlarla doludur.

Ön planda, sakin bir göl, etkileyici dağları yansıtır ve bir denge ve huzur hissi yaratır. Tek bir yelkeni olan küçük bir tekne, doğanın enginliği içinde insan varlığını ima ederek, su üzerinde nazikçe sürüklenir. Sanatçının fırça darbeleri yumuşak ve karışmış görünür, bu da resmin genel atmosferik kalitesine katkıda bulunur. Renk paletine toprak tonları hakimdir: kahverengiler, yeşiller ve maviler, hepsi ince, neredeyse kısık bir yoğunlukla sunulur. Eser, izleyiciyi doğal dünyanın güzelliği ve gücü üzerine düşünmeye davet ederek, bir huzur ve yalnızlık hissi uyandırır.